Taktik Savaşında Kazanan Guardiola – Ahmet Dursun

PSG- Manchester City

Şampiyonlar Ligi Yarı Final ilk maçında, merakla beklenen eşleşme büyük heyecana sahne oldu. Bir tarafta taktiksel deha Pep Guardiola , diğer tarafta Pep’i çok yakından tanıyan ve oyununa karşı sorun çıkartan yapılara hakim Pochettino. Karşılaşmanın ilk 11’lerine baktığımızda bazı diziliş tahminlerinde bulunduk ancak iki teknik adamın da sahaya özel taktikler koyacağını biliyorduk. PSG takımı 4’lü savunma hattının önünde 4’lü bir orta saha hattı oluşturarak sahaya çıktı. Defansın hemen önünde Paredes ve Gueye, onların önlerinde veya yerleşime göre yanlarında, Verratti ve Di Maria’yı gördük. Mbappe ve Neymar ise ileri uçta serbest olarak konumlandılar.Neymar’ın topu alıp hücum aksiyonlarına yön vermek için, zaman zaman daha geriye geldiğini de gördük tabii ki.

Maçta bu görüntüyü fazlasıyla sahaya yansıdı. City hücum ederken , PSG takımının 4-4-2 veya 4-4-1-1 gibi dizildiğini gördük. Bu durumun şöyle bir getirisi oldu. Mbappe ve Neymar savunma yardımına pek gelmediği için , bu 2’linin kontra atak tehdidini her zaman City’e hissettirdiler.Neymar veya Mbappe’nin kanada atıldığı dizilişte, onların rakip bekle beraber savunmaya gelmesi gerekeceği için hücum gücünde azalma olacaktı.Pochettino da bu şekilde daha verimli olacağını düşünmüş olmalı.

Manchester City hücumlarında, Guardiola’nın klasikleşmiş sahte bek kullanımını gördük. Sol bek Cancelo’nun orta sahada Rodri’nin yanında konumlandığını ve City takımının hücumda genişlemeyi kanatlarla sağladığını maçta fazlaca yaşadık. Gezgin forvet oynayan Kevin De Bruyne’nin yanına giren İlkay ve Bernardo Silva , çizgilere açılan Mahrez ve Foden ile 5’li hücum hattını oluşturdular. Cancelo’nun orta sahaya katılmasıyla beraber de Walker savunmayı 3’leyen oyuncu durumunda.

Maçta zaman zaman böyle önde baskı da gördük. Oyunu savunmadan kurmada usta bir takım olan Pep’in öğrencilerine karşı , Pochettino burada önde basarak oyun kurmayı zorlaştırıyor.5 oyuncu ile City’nin 6 oyuncusunun top alması engellenmeye çalışılıyor.

Nitekim Ederson’da uzun vurmak zorunda kalıyor ve aslında City takımının pasla oyun kurma ezberini bozmuş oluyor, bu pozisyonda PSG takımı.

PSG  takımı savunmadan pasla çıkarken City hücumcularının önde bastığını ve savunmayı hataya zorladığını görüyoruz.

Pozisyonun devamında, önde basmanın karşılığı City takımı adına alınmış oldu. Kapılan topta Bernardo Silva’nın pasıyla Foden, iyi bir pozisyon yakaladı ancak pozisyon golle sonuçlanmadı.Gol olmasa bile City adına doğru işler yapılan bir hücum olduğu rahatlıkla söylenebilir.

İlk yarının geneline baktığımızda, gerek pozisyon zenginliği bakımından gerekse de oyun üstünlüğü bakımından PSG takımının önde olduğunu görüyoruz. PSG’nin City hücumları sırasındaki dizilişi, zaman zaman önde baskısı ve orta alanda kapılan toplarla hızlıca Neymar ve Mbappe’ye topları ulaştırmalarıyla City’e üstünlük kurdular.

Peki City 2.yarı ne yaptı da oyun ve skor üstünlüğünü almayı başardı.Bunu inceleyelim. 2.devreye Pep Guardiola’nın City’si, daha agresif önde baskıyla başladı. Burada PSG’nin oyun kurmasını ve atağa çıkmalarını engellemeyi başardılar. Bununla beraber City takımı, tüm hatlarıyla daha önde konumlandı.İlk yarıya göre savunma hattı daha önde durarak orta saha hattı ile arasındaki boşluğu daralttı.Bu da ilk yarıda kaybedilen toplarda verilen pozisyonların, ikinci yarı verilmemesini sağladı.PSG takımı ilk yarıda kaptığı toplarla hızlı çıkıp, City savunmasını ve orta sahasını geriye koşturmuştu.Bu da City takımının hücum devamlılığını sekteye uğratmıştı.İkinci yarıda ise City takımının tüm hatlarıyla öne çıkması , top kaybı yapılması durumunda bile topun hızlıca kapılmasını ve geriye koşmak zorunda kalınmamasını sağladı.Bu da City takımının 2.yarıdaki üstünlüğünü sağlayan en büyük etmendi.

2.yarının hemen başında City takımının agresif şekilde önde bastığını ve PSG’nin oyun kurmasını zorlaştırdığını görüyoruz.

PSG takımının önde baskısı ile City’nin savunmadan rahat çıkması engellenmeye çalışılıyor.İlk yarıda buna benzer bir pozisyonda, Ederson’un uzun vurmak zorunda kaldığını görmüştük.Burada ise Ruben Dias’dan Kevin De Bruyne’ye hat kıran bir pas gittiğini görüyoruz.Hem savunmadan pasla çıkılması sağlandı bu pasla, hem de önde basan 5 PSG’li oyuncu aktif alanın dışında kalmış oldu.

PSG takımının maçın başından beri gördüğümüz savunma dizilişi. 4 lü savunma hattı önlerinde 4 lü orta saha ile City hücumlarını kesmeye çalıştılar.

City’nin 2.yarı oyunu almasındaki temel etken olan durum, bu 2 karede karşımıza çıkıyor.İlk karede mağlup durumda gol ararken stoperler Dias ve Stones , orta saha çizgisine kadar çıkmış durumdalar.İkinci karede ise PSG 8 oyuncu ile savunmadayken, City takımı da 8 oyuncu ile rakip yarı sahada. Mbappe ve Neymar, kontra atak tehdidi için ileride olduklarından Dias ve Stones geride kalmışlar.Rodri, Walker ve İlkay ise olası top kaybı durumunda, PSG’nin 8 li hattı ile ileri 2 lisinin pas bağlantısını kesme amaçlı, ceza sahası dışında konumlanmış durumdalar.

Bu kare de Pep’in City’sinin , ikinci yarı tüm hatlarıyla önde konumlandığını gösteren bir örnek.PSG yarı alanında, 10 City oyuncusu da gözüküyor.

City takımının agresif ön alan baskısına örnekler. 3 karede de yoğun ön alan baskısı görüyoruz.Hem de ilk karede mağlupken , ikinci karede berabereyken, üçüncü karede öndeyken. Yani ikinci yarı skor ne olursa olsun , öne geçme durumunda bile bu yapıdan vazgeçmemiş Pep.

İlk yarıdan karelere baktığımızda ise aradaki farkı çok rahat görebiliyoruz.Maç 0-0 giderken de , 1-0 PSG öndeyken de Manchester City takımı, ön alan baskını agresif şekilde yapmıyor.Tabii ki 1.yarıda da City’nin önde baskı yaptığı pozisyonlar gördük ve hatta top kazanıp net pozisyon bulduğunu da gördük.Ancak ikinci yarıdaki devamlılığı olan ve sürekli yaptıkları agresif ön alan baskısı, ilk yarıda yoktu. Bu da PSG takımının savunmadan oyun kurmasını kolaylaştırdı ve PSG takımının ilk yarıda oyuna daha hakim olmasını sağladı.İlk yarıda futbolun doğrularını yaptığını ve Pep’in City’sini bozduğunu söyleyebiliriz Pochettino’nun ekibi için.

İlk yarıdaki bu karelerde gördüğümüz gibi City takımı,hücuma çıkarken takım ikinci yarıya göre daha geride konumlanmış durumda.İkinci yarıda savunma hattı orta saha çizgisi hizasına yakın konumlanıp, oralarda oyunu kurarken, ilk yarıda daha geriden oyun kurulduğu gözüküyor.Tabii böyle olunca PSG takımı da geriye itilmemiş oluyor ve onlarda daha ileride konumlanmış gözüküyor.City savunmasının daha geride konumlanmasının sonucu olarak, savunma – orta saha arasındaki mesafe ikinci yarıya göre fazla gözüküyor. Bu da orta sahada kaybedilecek bir topta, büyük tehdit demek. Bu yerleşimde topun geri kazanılması için City takımının zorlanacağını tahmin etmek zor olmuyor.

Nitekim orta alanda kaptırılan topta, City takımının savunma hattı ile orta sahası arasındaki mesafe fazla olduğundan dolayı , gerekli baskı yapılamıyor ve PSG takımının hızlı hücumu başlıyor.Neymar’a ulaşan top , onun sol çizgiye attığı pasla beraber City takımının geriye koşmasına neden oluyor.Savunma ve orta saha arasındaki kopukluk, PSG takımının hızlı hücuma rahatça çıkmasına neden oluyor.Bu tarz pozisyonları ilk yarıda çokça görmüş olmamıza rağmen , ikinci yarıda City savunmasının önde konumlanması ve orta saha ile çok daha yakın olması , bu tarz top kaybı durumlarında topun hızlıca kapılmasını sağladı ve PSG’nin hızlı hücumlarını engelledi.

Bu kadar diziliş, taktik ve oyun konuştuk ama bunların yanı sıra bireysel performanslar üzerinden de skoru okumak gerekir.PSG’nin attığı golde Marquinhos , City savunmasına boy üstünlüğü de sağlayarak güzel bir kafa vuruşuyla takımını öne geçirmişti.Zaten genel olarak Pep’in takımlarının boy olarak ,fizik olarak kısa kalması da bu tarz hava toplarının savunmasında, Guardiola takımlarını zorluyor. İlk yarıda gol dışında da PSG üstünlüğünü gördük.Mbappe ve Neymar, City savunmasını fazlaca zorladı .City’nin ikinci yarıda oyun üstünlüğünü almasıyla beraber gelen gollerde ,özellikle ilk golde Kevin De Bruyne’nin savunma ile kaleci arasına açtığı müthiş orta golü getirdi. Bu tarz savunma ile kalecinin tam arasına yapılan ortalar , her zaman tehdit oluşturuyor günümüz futbolunda.2.golde ise Mahrez’in müthiş frikiği ile City takımı öne geçerek skoru lehine çevirmeyi başardı.İlk yarıda PSG‘nin hem oyun hem skor üstünlüğü , ikinci yarıda ise City’nin hem oyun hem skor üstünlüğünü gördük.Pochettino ve Guardiola birbirlerine iyi çalışmışlar ve sahaya bunu yansıttılar.İkinci maç öncesi büyük avantaj yakalayan Pep ve öğrencileri, bakalım bu skor avantajıyla finale adlarını yazdırabilecekler mi ? PSG takımının kalitesini ve iki büyük yıldızı Mbappe ve Neymar’ı da düşününce, ikinci maç her şeye gebe olabilir. Yine tempolu ve iki iyi teknik adamın sahaya taktikleriyle damga vuracağı, bir rövanş izleriz diye düşünüyorum.

Ahmet Dursun

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *